10
Temmuz, Perşembe: ABD Merkez Bankası (FED) tahvil alımlarının
yıl sonuna kadar tümüyle durdurulacağını açıkladı. Bir aylık
ABD doları LIBOR oranı 100 baz puan yükselerek %1,15 oldu. 10 ve
30 yıllık ABD Hazine tahvillerinin getirileri, sırasıyla, %3 ve
ve %3,9'a yükseldi.
11
Temmuz, Cuma: İstanbul Borsası güne %4 kayıpla başladı. Seans
sonuna doğru kayıp %7'ye yaklaştı. Serbest piyasada ABD doları
2,48 TL'ye, avro 3,40 TL'ye yükseldi.
14
Temmuz, Pazartesi: Borsadaki kayıplar devam ediyor. Merkez
Bankası'ndan akşam saatlarında yapılan açıklamaya göre iki gün
içinde Türkiye'den çıkan döviz tutarı 4 milyar dolara yaklaştı.
15
Temmuz, Salı: Öğle saatlarında bir aylık LIBOR'un %1,47'ye
yükselmesi üzerine olağanüstü toplanan Para Politikası Kurulu,
piyasa yapıcısı bankalara repo yoluyla tanınan borçlanma faiz
oranını %14'e, Merkez Bankası borçlanma faiz oranını %10'a
yükseltti.
16
Temmuz, Çarşamba: Hazine'nin dolar ve avro cinsinden ihraç ettiği
tahvillerin dış piyasalardaki fiyatları düşerken Hazine
Müsteşarlığı, Mayıs ayı ortalarında yabancıların elinde
bulunan 112 milyar dolar tutarındaki hisse senedi ve devlet iç
borçlanma senetlerinin tutarının 104 milyar dolara gerilediğini
açıkladı.
Bu
açıklamanın hemen ardından Merkez Bankası bir gün içinde 11
milyar doların daha yurtdışına çıkarıldığını fakat döviz
rezervlerinin güçlü olması nedeniyle faizlerde herhangi bir artış
yapılmayacağını, piyasa kuru üzerinden talep edilen miktarda
dolar ve avro satılacağını duyurdu.
17
Temmuz, Perşembe: Dört büyük mevduat bankası yeni faiz oranları
açıkladı. Buna göre, bir aylık mevduat faiz oranı %14-%16,
kredi faiz oranı ise %26-%28 oldu. Döviz kurları artmaya devam
etti.
Bankacılık
Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BDDK), bankaları soğukkanlı
davranmaya çağırdı ve yeni açılacak ipotekli konut kredilerinde
peşinat tutarının yükseltilmesinin sağlıklı bir gelişme
olacağını duyurdu. İnşaat şirketleri ve gayrımenkul yatırım
ortaklıkları konut satışlarındaki peşinat/özkaynak artırımının
sektörü olumsuz yönde etkileyeceğini; bir bölüm satışlarını
zaten kendi imkanlarıyla finanse ettiklerini, bankaların peşinatı
artırması durumunda bu finansmanı daha da artırabileceklerini
açıkladı.
Merkez
Bankası, akşam saatlerinde, 10 Temmuz'dan bu yana yurtdışına
çıkarılan döviz tutarının 21 milyar dolara yaklaştığını;
buna rağmen alıcılardan gelen tüm taleplerin anında ve eksiksiz
karşılandığını ve karşılanmaya devam edeceğini duyurdu.
Başbakan
bir televizyon kanalına verdiği röportajda, Merkez Bankası'nın
faizleri düşürmesi gerektiğini, döviz rezervlerinin her türlü
durumda ülke için yeterli düzeyde olduğunu söyledi.
18
Temmuz, Cuma: IMF ve bazı uluslararası finans kuruluşları,
Türkiye'de faizlerin yükselmemesi halinde döviz çıkışlarının
devam etmesinin kaçınılmaz olduğunu, çıkışların bu hızla
sürmesi durumunda Türkiye'nin yakın gelecekte kısa vadeli dış
yükümlülüklerini karşılayamaz hale geleceğini iddia etti.
Başbakan
tüm televizyon kanallarında canlı olarak yayımlanan basın
toplantısında, bazı olumsuz gelişmelerden dolayı ortaya çıkan
rahatsızlıklar dışında ekonominin herhangi bir kaygıya yer
vermeyecek kadar düzgün işlediğini, bankacılık ve inşaat
sektörünün gayet sağlam olduğunu söyledi.
Uluslararası
kredi derecelendirme kuruluşları, Türkiye'deki bankaların yatırım
veya satış amaçlı olarak ellerinde tuttukları devlet iç
borçlanma senetlerinin piyasa değerlerindeki büyük düşüşe
dikkat çekerek bu senetlerin risk ağırlıklarının bankalar
tarafından hala “sıfır” olarak kabul edildiğini, halbuki risk
ağırlığının ülke riski düzeyinde değerlendirilmesi halinde
bir çok bankanın sermaye yeterliği rasyosunun kabul edilebilir
düzeyin çok altına düşeceğini iddia etti.
21
Temmuz, Pazartesi: Merkez Bankası sabah saatlerinde yaptığı
açıklamayla faiz oranlarının 1000 baz puan artırıldığını
duyurdu. Bu açıklama üzerine döviz kurlarındaki artış eğilimi
durdu. Ticari bankalar yeni mevduat ve kredi faizlerini Merkez
Bankası'na paralel olarak yükselttiklerini duyurdular.
İnşaat
şirketleri ve gayrımenkul yatırım ortaklıkları, faiz
artırımının intihar demek olduğunu, bu denli yüksek faizlerle
konut kredisi kullanımının duracağını, sektörün büyümesindeki
ivmenin kesileceğini iddia ederek faiz oranları makul düzeylere
ininceye kadar yeni projelere başlamayacakları gibi, devam etmekte
olan projeleri de durduracaklarını açıkladılar.
Türkiye
Bankalar Birliği Risk Merkezi (TBBRM), son bir hafta içinde
ipotekli konut kredisi kullanımında %21'lik bir azalma olduğunu,
buna karşılık konut kredisi taksitlerinin ödenmesinde temerrüd
oranının kaygı verecek biçimde arttığını duyurdu.
22
Temmuz, Salı: Altı büyük inşaat şirketi gazetelere verdikleri
tam sayfa ilanlarda, ellerinde bulunan konutları almak isteyenlere
banka kredisi kullanmamalarını tavsiye ederek, tüm satışlarını
kendilerinin %10 peşinat ve faizsiz 10 yıl vade ile finanse
edeceklerini açıkladılar.
Başbakan,
Merkez Bankası'nın ve ticari bankaların faiz artırmalarını
şiddetle eleştirdi. Faizler artmadan da döviz kurlarındaki
artışın ve yurtdışına döviz çıkışının
engellenebileceğini, tarihte bunun örnekleri olduğunu söyledi.
Hemen
ardından döviz kurları tekrar yükselişe geçti ve Merkez Bankası
üç işgünü boyunca döviz satmayacağını duyurdu.
23
Temmuz, Çarşamba: Türkiye'nin kredi notu iki derece birden
düşürüldü. Başbakan, ülkenin “uluslararası bir komplo”
ile karşıkarşıya olduğunu söyledi.
Ticari
bankalar, ipotekli konut kredilerini durdurduklarını açıkladı.
24
Temmuz, Perşembe: Serbest piyasada dolar 4 TL, avro 5,5 TL üzerinden
işlem gördü. Merkez Bankası, döviz çıkışlarının
yavaşlamakla birlikte devam ettiğini iki hafta içinde 38 milyar
dolara yaklaştığını açıkladı.
Tüketici
hakları kuruluşları, bankaları açgözlülükle suçlayarak bu
koşullarda konut kredisi taksitlerinin ödenmesinin imkansız hale
geldiğini iddia etti. Bankalar, kredi sözleşmelerindeki koşulların
gayet açık olduğunu, taksitlerin ödenmemesi durumunda ipoteğin
nakde çevrilmesi konusunda hiçbir yasal engel olmadığını
duyurdular.
25
Temmuz, Cuma: IMF, Türkiye'de yeni faiz artırımlarının
kaçınılmaz olduğunu, Merkez Bankası'nın vakit kaybetmeden bu
yakıcı soruna çare bulması gerektiğini açıkladı.
4
Ağustos, Pazartesi: İki büyük inşaat şirketi “alacaklılara
karşı korunma ve iflas erteleme” talebiyle Ticaret Mahkemesi'ne
başvurdu, her iki başvuru da reddedildi.
12
Ağustos, Salı: BDDK, bankalara çağırıda bulunarak konut
kredileri taksitlerinin ödenmesinde yaşanan aksaklıkların önemli
bir sorun olduğunu fakat bankaların zorlayıcı önlemler alması
halinde durumun daha da vahimleşebileceğini hatırlattı.
14
Ağustos, Perşembe: Bir hafta içinde eski konut fiyatları %4,3,
yeni konut fiyatları %3,7 düştü. Üç büyük inşaat şirketi
daha “iflas erteleme” talebinde bulundu. Bu şirketlerin yüksek
tutarda kredi aldıkları iki ticari banka Tasarruf Mevduatı Sigorta
Fonu denetimine alındı.
15
Ağustos, Cuma: TBBRM, geri ödenmeyen konut kredisi taksitlerinin
toplam konut kredisi tutarının %11'ine ulaştığını açıkladı.
Ekonomiden
sorumlu Başbakan Yardımcısı, bir haber televizyonu kanalında
yaptığı konuşmada Merkez Bankası rezervlerinin kritik düzeyde
olduğunu, bunun sorumlusunun döviz çıkışlarını önleyemediği
için Merkez Bankası olduğunu söyledi. Merkez Bankası Başkanı
istifa etti.
18
Ağustos, Pazartesi: İki büyük bankanın yurtdışından almış
olduğu kısa vadeli kredinin vadesinde ödenemediğinin
açıklanmasının ardından, yurtdışındaki dört banka
konsorsiyumu Türkiye'deki bankalara açmış oldukları kredilerin
geri dönmesinden umutlu olmadıklarını duyurdular.
.
.
.
8
Eylül, Pazartesi: Bazı bankalar, ödenmesinde güçlük çekilen
konut kredilerini tahsil edebilmek için kredi konusu konutları
satışa çıkarmaya hazırlandıklarını açıkladılar. İnşaat
sektörü sözcüleri, bankalar bu yola giderse konut arzının
artacağını ve zaten düşük düzeyde seyreden konut fiyatlarınn
daha da düşeceğini söyleyerek bankaları serinkanlı davranmaya
çağırdı.
.
.
.
14
Ekim, Salı: Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü,
bakanlar kurulu toplantısından sonra basına açıklama yaparken
ağlayarak: “ Muhalefetin 12 yılda yapamadığını FED 12 günde
yaptı” dedi.
…........................................
Okuyucu,
10 Temmuz, Perşembe günü yapılan FED açıklaması yerine,
“Rusya, Ukrayna'yı ilhak etti”, “ABD, Küba ve Venezuela'ya
asker çıkardı” veya benzeri bir ibare koyabilir.
No comments:
Post a Comment